Çikolata, günümüzde başlı başına bir sektör haline gelen, tek başına dünyaca ünlü markalar çıkaran, dünyanın değişik yerlerinde müzeleri bulunan, üzerine kitaplar yazılan, filmlere konu olan, insanlarda beş duyuyu birden harekete geçiren en çekici, cazip ve karşı konulmaz yiyeceklerden biridir.
Çikolata, yeryüzünde bütün insanların sevdiği ortak bir yiyecek olup, kakao ürünleri (kakao tozu, kakao kitlesi ve kakao yağı) ile şeker veya tatlandırıcı, süt veya süt ürünleri ve aroma maddelerinin ilavesi ile tekniğine uygun şekilde üretilen gıda maddesidir. Çikolata besin değeri yüksek, bedeni geliştiren ve enerji veren bir yiyecektir. Çikolatanın sütlü,bitter ve beyaz olmak üzere üç çeşidi bulunmakta olup içerisine fındık,fıstık ve badem ilave edilerek farklı çeşitleri de elde edilmektedir.
Çikolata her yaşta sevilen bir besin olmasına rağmen genel olarak çocukların vazgeçilmezidir. Tatlı besinlere meraklı olan çocuklar çikolatayı büyük bir hazla tüketmekte, kokusu, rengi ve değişik şekilleri çikolatayı onlar için vazgeçilmez bir besin haline getirmektedir.
Çikolatanın çocuklar için vazgeçilmez bir besin olması ebeveynleri zaman zaman endişelendirse de aslında çikolatanın çocuklara faydası oldukça önemlidir. Çikolata çocuklara mutluluk verirken bunun yanında gelişimlerine katkılar sağlamaktadır.
Faydalı bir besin kaynağı olan çikolata içerdiği biyoaktif besin bileşenleri ve magnezyum ile vücutta serotonin adı verilen mutluluk hormonunun salgılanmasını arttırmakta böylece çocukların psikolojik olarak mutlu ve pozitif olmalarını sağlamaktadır.
Çikolata aynı zamanda zengin bir kalsiyum kaynağı olup kemiklerin güçlü gelişimine yardım etmektedir. Çocuklar ve gençlerin severek tükettikleri sütlü çikolata ve çikolata aromalı içecekler protein ve kalsiyum açısından önem taşımaktadır.Sütlü ve beyaz çikolatanın da kendisi kalsiyum ve protein kaynağıdır.
Çikolata yine içerdiği demir ve çinko mineralleri ile çocuklarda bağışıklık sisteminin gelişmesine yardım etmektedir.
Çikolatada yüksek miktarda bulunan flavanoidler çok yararlı antioksidanlardır. . Flavanoidler vücutta açığa çıkan zararlı bileşenlerin azalmasına sebep olmakta ve hücreleri yenilemekte, kalp ve damar hasarlarından korunmada olumlu etkiler sağlamaktadır.
Alman İnsan Beslenmesi Enstitüsü tarafından yaklaşık 19 bin yetişkinin beslenme alışkanlıklarının incelenmesiyle yapılan araştırmada, her gün 7.5 gram çikolata yiyenlerin tansiyonunun daha düşük olduğu, bu kişilerde kalp krizi ve inme riskinin % 39 daha az olduğu tespit edilmiştir.
Sütlü çikolatanın yağ ve şeker oranı bitter çikolataya oranla daha fazla, bitter çikolatanın kakao oranı ise daha yüksektir ve bu da flavanoid oranının daha yüksek olduğunu göstermektedir.Bu yüzden %65 oranında kakao içeren bitter çikolatalar kalp sağlığı açısından daha yararlıdır.
Çikolata, önemli bir enerji kaynağıdır.Aynı zamanda vücudun ağır fiziksel ya da zihinsel güç sarf ederken kaybettiği enerjinin çok hızlı bir şekilde telafi edilmesini sağlamaktadır. Bu yüzden çikolata atletler, öğrenciler ve yorucu aktivitelerden sonra enerjisini yerine koymak isteyen herkes tarafından çok fazla rağbet görmektedir.
Herşeyin fazlasının zarar olduğu gibi çikolatanında fazla tüketimi vücuduna bir takım zararlar verebilmektedir.Çikolatayı sürekli yemek bağımlılık yapmakta, bir çikolatayı tek başına yemek ya da günde en az 3-4 adet tüketmek kötü bir bağımlılıktır. Çikolatanın içerisindeki maddeler çok fazla tüketildiğinde beyni uyuşturmakta ve vücudumuzun kendi görevlerini yerine getirmesinde sorunlara yol açmaktadır
Çikolata çok aşırıya kaçıldığında cilt üzerinde alerjik reakiyonlara da sebep olabilmektedir. Çikolata yenildikten sonra ağız içerisindeki asit miktarı artıdığından dolayı diş çürümelerine de neden olmaktadır.
Kaliteli çikolatalarda diğer çikolatalara oranla çok daha az kalori bulunmaktadır. Çünkü kaliteli çikolatalar kakao yağından yapılmaktadırlar. Kakao yağındaki kalori miktarı ise diğer doymuş yağlara oranla üçte/bir miktarda daha azdır.Kalitesiz çikolataların bilinçsizce tüketilmesi durumunda çocuklarda obeziteye neden olmaktadır.
Bu yüzden,çocuğun günde bir kez şeker ya da çikolata yemesine izin verilmeli, günlük abur cubur ihtiyacı bir dilim kek, küçük bir parça çikolata, gofret ya da bir top meyveli dondurma ile karşılanmalıdır.
Çocuğa,tatlı ikram edildiğinde ne kadarını yediğine dikkat edilmeli, şeker ve çikolata asla ödül ya da ceza olarak kullanılmamalıdır. Bu şekilde çocuğun hayatındaki önemleri bir kat daha artmaktadır.
Çocuğun ne kadar tatlı yiyebileceğini belirleyen kişi olunmalıdır. Tabağındaki yemeğe dokunmayan çocuğa tatlı yemek için izin verilmemelidir.Sadece yemeğini yedikten sonra tatlı yeme hakkına sahip olduğunu ve asıl önemli olanın ana yemek olduğunu anlaması sağlanmalıdır. Verilen çikolatanın ardından hâlâ tatlı yemek isteyen çocuğa taze meyve veya meyve ile yapılmış yoğurt önerilmelidir.
Anne ve babaların ileride sağlık problemleri ile karşı karşıya gelmemeleri açısından çocukların tükettikleri çikolata miktarlarına dikkat etmeleri gerekmektedir.
Sağlıklı günler...
