Toplumların sosyal ve ekonomik yapılarındaki değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkan yeni yaşam biçimleri, kendi kurallarını da beraberinde getirmektedir. Bireyin yaşam şekli, besin seçimlerinde ve tüketiminde önemli rol oynamaktadır.
Türk toplumunda sanayileşme ve kentleşme ile beraber, aile bireylerinin de yoğun olarak iş yaşamına katılımı insanları ev dışında yemek yemeye itmiştir. Günümüzde bu yaşam şekli, kişilerin beslenme alışkanlıklarını değiştirmiş, gıda sektörü, çabuk ve hızlı yemek zorunda kalan insanlar için kısa sürede hazırlanıp hızlı servis edilebilen gıdalar olarak tanımlanan fast food tarzı gıdaları tüketicilerin hizmetine sunmuştur.
Fast food gıdalar fazla yağ ve tuz içeren, yüksek enerji veren, posadan fakir, katkı maddeleri bakımından zengin, kan şekerini hızlı yükselten yiyeceklerdir.
Ülkemizde en çok tüketilen fast-food türü yiyecek içecekler arasında; tost, döner, lahmacun, pide, hamburger çeşitleri, soğuk sandviçler, kek, bisküviler, cipsler, pizza, kızarmış patates, kızarmış parça tavuk, kumpir, kokoreç, kolalı içecekler vb. yer almaktadır.
Fast food tarzı gıdalar hem görünümleri, hem de lezzetleri nedeniyle ister çocuk olsun ister yetişkin olsun insanların en sık tercih etmeye başladıkları yiyeceklerdir. Çocukların bu tür gıdalara yönelmesinde; çocuk tüketicileri hedef alan fast-food ve abur cubur-atıştırmalık yiyecek markalarının çeşitli reklam ve tanıtımları, çocuk menülerinin yanında verilen oyuncaklar, bir menü alana bir menü hediye kampanyası etkenler arasında sayılabilir.
Herkes için zararlı olan bu yiyeceklerin çocuklara verdikleri zararlar ise zayıf bünyeleri ve gelişim sürecinde olmaları nedeniyle çok daha fazladır.
Fast food gıdalar karbonhidrat ve yağ içeriğinin fazla olması nedeniyle zaman içinde çocuklarda şişmanlık probleminin oluşmasına neden olur. Ayrıca çocuğun besleyici gıdalara olan iştahını kapatarak besleyici gıdaları yeterince yemesine engel olur.
Fast food menülerinde yer alan patates kızartmalarının hazırlanmasında kullanılan kızartmalık yağların yüksek sıcaklıklarda defalarca kullanılması; oksidasyon polimerizasyon ve termal bozunma reaksiyonlarına neden olmaktadır. Bu yağlarla kızartılan ürünler ise insanlarda kanserojenik etki oluşturmaktadır.
Yüksek miktarda sodyum ve tuz barındıran bu yiyecekler kan basıncını artırarak tansiyon problemini tetiklemektedir.
Fast food gıdaların içerisindeki yoğun koruyucuyu maddeler, renklendiriciler ve diğer kimyasallar, vücut gelişimini olumsuz yönde etkilediklerinden dolayı çocuklarda sakınılması gerekenler arasında yer almaktadır. İngiliz Gıda Standartları Ajansı’nın yaptığı araştırmaya göre; hazır gıdalar içerisindeki katkı maddeleri 1900‘lü yıllarda 100 iken, bugün bu sayı 4500‘e ulaşmıştır.
Fast food gıdalar düşük vitamin ve mineral içeriğinden dolayı çocukların bağışıklık sisteminin zayıf düşmesine neden olmaktadır.
Zihin Sağlığı Vakfı’nın araştırmasına göre ise vitaminlerin ve minerallerin eksik alınması ile fast food tarzı beslenmenin depresyon, alzheimer, şizofreni gibi hastalıklara neden olduğu açıklanmıştır.
Çocukları bekleyen bir diğer önemli tehlike ise fast food yiyeceklerin kalsiyum eksikliğine sebep olmasıdır. Kalsiyum emilimi azalan kemiklerde ise yaş ilerledikçe kemik erimesi görülmektedir.
Fast food ile beslenmeden korunmak için;
- Öncelikle aileler bilinçli olmalıdır. Anne baba olarak beslenme konusunda çocuklara örnek olunmalıdır.
- Evde çocuklara hazırlanabilen ,eğlenceli yemek tariflerinden faydalanılabilir.
- Öğünlerin düzeni, sayısı ve içeriği kontrol altına alınmalıdır.
- Hiçbir zaman çocuklara ödül olarak fast food verilmemelidir.
- Şeker ve şeker içeriği yüksek besin tüketiminin azaltılması sağlanmalıdır.
- Çocukların yeterli sebze ve meyve tüketimine özen gösterilmelidir.
- Özellikle çocukların ilgisini çekecek, enerji değeri yüksek, besin değeri düşük besin maddelerinin reklamlarının çocuklara izletilmemesi gerekir.
- Anne ve babalar önce kendilerine, sonra çocuğunuza doğal ve sağlıklı beslenmenin yolları öğretmelisiniz.
Onların sağlıklarının her şeyden önce geldiğini unutmayın.
Sağlıklı günler…