Sağlıklı yaşamın temel kurallarından birini oluşturan yeterli ve dengeli beslenme vücudun büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin öğelerinin yeterli miktarda alınması ve vücutta uygun biçimde kullanılmasıdır.
Yaşanılan birçok sağlık sorununun temelinde vücudun ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin yeterli oranda alınamaması, aşırı veya düzensizce alınması bunun yanında beslenme konusunda yeterli bilincin oluşmaması yatmaktadır.
Okul öncesi dönem çocuklarda yeterli ve dengeli beslenme bilincinin geliştiği dönemdir.
Çocukluk çağının en önemli dönemlerinden birini oluşturan okul öncesi dönemde beslenmenin yeterli ve vücut gereksinimlerine uygun olması önem taşımaktadır. Büyüme ve gelişmenin önemli olduğu bu dönemdeki beslenmenin amacı yeterli besin çeşitliliği ile sağlıklı büyüme ve gelişmenin sağlanmasıdır.
Yeterli ve dengeli beslenme ile çocuklar, büyüme ve gelişmesini sağlıklı bir şekilde tamamlamakta, bağışıklık sistemleri güçlenerek daha az hastalanmakta, bir konu üzerinde dikkatini daha fazla yoğunlaştırmakta, anlatılanları daha kolay kavramakta, unutmamakta ve zihinsel ve fiziksel gelişimleri daha hızlı olmaktadır.
Okul öncesi dönemdeki çocuklar sürekli büyüme ve gelişme içerisinde olduklarından beslenme yetersizliklerinden en fazla etkilenen grubu oluşturmaktadır.
Besleyici değeri düşük olan sağlıksız yiyeceklerin çocukları daha fazla cezbetmesi ve zaman içerisinde tüketiminin alışkanlık haline gelmesi çocukların yeterli ve dengeli beslenmeleri yerine sadece karın doyurmalarına neden olabileceği gibi tek gıdaya bağlı diyette çocuğun sağlığı üzerinde zararlı olmaktadır.
Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucunda çocuk algı düzeyi azalarak öğrenmede güçlük çekmekte, bağışıklık sistemi zayıflayarak sık sık hastalanmakta, anemi, raşitizm, şişmanlık, obezite diyabet gibi hastalıklara yakalanmakta, diş çürükleri oluşmakta böylece büyüme ve gelişim olumsuz yönde etkilenmektedir.
Besinlerin her birinin ayrı özellikte ve vücut çalışmasında değişik türde görevleri bulunmaktadır.
Okul öncesi dönemindeki çocukların, vitamin mineral ihtiyacını karşılayan, vücut direncinin artmasından sindirim sistemine kadar vücudun çalışmasında önemli role sahip olan meyve ve sebzeleri; temel enerji kaynağını oluşturan, karbonhidrat ve B grubu vitamin ihtiyacını karşılayan ekmek ve tahılları; protein içeriği yüksek, zeka ve büyüme ve gelişme için önemli role sahip, hücre yenilenmesi, doku onarımı ve hastalıklara karşı direnç kazanılmasında önemli teşkil eden et, balık, tavuk, yumurta ve baklagilleri; kemik-diş gelişimi, sinir sistemi ve kasların düzenli çalışması için gerekli vitamin ve mineralleri içeren iyi birer kalsiyum ve fosfor kaynağı olan süt, yoğurt, peynir, dondurma, sütlü tatlılar gibi besinleri yeterli miktarlarda ve dengeli bir şekilde tüketmeleri gerekmektedir.
Her çocuğun farklı besin ihtiyaçları olduğundan çocukların boy, kilo, cinsiyet, sağlık durumu, genetik özellikleri ve fiziksel aktiviteleri dikkate alınarak besin ihtiyaçları karşılanmalıdır.
Çocukların özellikle kemik ve diş gelişimi için günde 2-3 su bardağı kadar süt veya yoğurt,1 kibrit kutusu kadar beyaz peynir ayrıca hastalıklara karşı daha dirençli olmaları için günlük olarak 2 porsiyon meyve ve 1-2 porsiyon sebze, kahvaltıda yumurta, haftada en az bir kez balık, ara öğünlerde kuruyemiş, kuru meyve ve günde 1,5 litre sıvı tüketmeleri önerilmektedir.
Okul öncesi dönemde kazanılan yeterli ve dengeli beslenme davranışı yetişkinlikte devam edilecek birçok davranışın temelini oluşturmaktadır. Bu dönemde çocuğun yeterli ve dengeli beslenmesi kadar, bu durumu alışkanlık haline getirmesi de önem taşımaktadır.
Okul öncesi çağda çocuklar evde anne, baba, bakıcı veya diğer büyüklerini taklit etmektedirler. Bu yüzden birçok davranışın kazanılmasında olduğu gibi yeme alışkanlıklarının kazanılması da bu çevrenin etkisiyle gerçekleşmektedir.
Anne ve babaların sofrada tek tip besin tüketmeleri yerine çeşitli besinleri tüketerek onlara örnek olmaları gerekmektedir.
Okul öncesi dönemdeki çocuklar, oyun, şarkı, etkinlik ve el becerisi gibi ilgilerini çekecek araçlarla sağlıklı beslenme konusunda bilgilendirilmelidir.
Gün boyu fiziksel ve zihinsel performansın en üst düzeyde tutulabilmesi, düzenli olarak ara ve ana öğünlerin tüketilmesi ile mümkün olduğundan çocukların öğün atlamamaları sağlanmalıdır.
Çocuğun beslenmesinde besin çeşitliliği sağlanmalıdır. Çocuk zorlanmadan değişik yemek çeşitlerine alıştırılmalıdır.
Anne ve babaların, çocukların temel besin grupları ve bunların besleyici değerlerini dikkate alarak yeterli ve dengeli beslenmelerini sağlamaları gerekmektedir.
Sağlıklı günler...